18 Aralık 2013 Çarşamba

ENDÜLÜS EMEVİ SANATI


ENDÜLÜS EMEVİ SANATI


Endülüs Emevîleri, Abbasilerin, Emevî hanedanına son vermesiyle Emevî sülalesinden gelen Hîşam'ın torunu Abdurrahman, İspanya'ya giderek burada Endülüs Emevî Devleti'ni kurdu (756). Abdurrahman, Abbâsîler ile mücadale etti, Franklara karşı başarılar kazandı.
 
 
 
 
  Emevîler İspanya'da tam bir İslam egemenliği kurmuşlardı. Ancak zamanla, başa geçen hükümdarlar cihadı bıraktı ve saraylarda sefa sürmeye başladılar. Taht kavgaları ve sevdaları, kardeş kanının dökülmesi sebebiyle yıkım dönemi başladı. Ülke çevresinde gelişen Hıristiyan birlikler zamanla daha fazla güçlendi. Aragon kralı Ferdinand ile Kastilya kraliçesi I. İsabel'in evlenmesi ve ordularını birleştirmesi ile Hıristıyanlar daha da güçlenmiş ve Yahudilerle Müslümanarı Endülüs'ten çıkarmışlardır. Osmanlı devleti yardım gönderebilecek güçteydi ancak Cem Sultan olayı yüzünden yardım gönderememiştir. Kemal Reis komutasında bir donanma ile kurtulan Yahudilerle Müslümanlar gemilerle doğuya getirilmişlerdir.
 
 
 
 

Endülüs Emevîleri'nin en parlak dönemi III. Abdurrahman (912-961) ve II. Hakem (961-976) zamanlarıdır. III. Abdurrahman, halife unvanını da kullanınca İslam tarihinde aynı anda Abbâsîler, Endülüs Emevîleri ve Fâtımîlerde olmak üzere ilk kez üç halife çıktı.
İspanya daha önce 711 yılında Emeviler döneminde Müslümanların eline geçmiş ve Kordoba merkez olmak üzere bir emirlik kurmuştur. 300 yıl İspanya'da egemenlikleri sürmüş buna bağlı olarak kendi kültür ve sanatlarını burada görkemli bir şekilde yaşatmışlardır. Endülüs'te dikkati çeken iki önemli yapı olan Kordoba Camisi ve Elhamra Sarayı'dır.
Kordoba Camisi: (786): 1. Abdurrahman tarafından yaptırılmıştır. Caminin içi kırmızı tuğla ve beyaz taşın birlikte kullanılmasıyla göz alıcı bir manzara sergilemektedir. İlk kez bir camide at nalı biçiminde kemer kullanılmıştır.
 
 
 
 
Elhamra Sarayı:  İspanya'nın Granada kentinde 14. yüzyılda yapılmıştır. Sarayın yapımında malzeme olarak kireç, çakıllı kum ve kırmızı renkli bir kerpiç kullanılmıştır. Sarayın adı Elhamra, Arapça kırmızı anlamına gelmektedir.

 Saray üç bölümden oluşur. Birinci bölüm, hükümdarın davalara baktığı ve halkı kabul ettiği Meşver bölümüdür. İkinci bölüm, taht salonu ile birlikte resmi kabuller için kullanılan divan bölümüdür. Üçüncü bölüm ise, tamamen kadınlara ait harem bölümüdür. Bahçesinde aslan heykelleri ile süslü Aslanlı Havuz çok ünlüdür. Gerek İslam sanatında gerekse dünya sanat tarihinin en güzel yapılarından biri olarak kabul edilir.
 
 
 
 
 
 
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder